Bilgi ve İletişim Hattı 0332 265 35 43
Makaleler

Konya Pedagog Konusu : Çocuk ve Oyun

Konya Pedagog kliniği olarak makalemizin konusu OYUN. Çocuklar için ne ifade eder? Gerçekten oyun bir çocuk için o kadar önemli mi? Makalemize başlamadan önce Konya Pedagog kliniği olarak oyunu son derece önemsiyoruz. Uyguladığımız Oyun Terapisi tamamen adı üstünde oyun üzerine kurulu. Fakat çocuklar evde sokakta her yerde oyun oynarlar. Konya Pedagog kliniği uzmanları olarak diyoruz ki bu makaleyi sonuna kadar okuyun ve oyunun önemini kavrayarak çocuklarınıza yaklaşımınızda değişiklikler yapın.

Oyun nedir? Çocukların günlerini geçirmek ve eğlenmek için yaptıkları şeye mi denir?

Biz yetişkinlerin gözünde oyun çocukça, çocuklarla yapılan bir şeydir ve genellikle çocuğumuz/yeğenimiz vs istiyor diye akşam yorgunluktan ölürken ona eşlik ederiz. Peki çocuk için oyun ne demek? Sevdikleriyle yakınlaşma, ilişki kurma, onlara kendini anlatma biçimi elbette. Bir yetişkinle baş başa ya da takım olarak vakit geçirmek, kendini büyümüş hissetmenin yollarından en eğlencelisidir. Yetişkin ile eşit, onunla aynı amacı güden konumdadır çocuk oyun sırasında. Kuralları belirlemek, kurallara uymaya çalışarak oyunu oynamak da onun için her defasında yeni deneyimler demektir. Çocuk yetişkin dünyasını, hayatın kurallarının dışına çıkmamayı ve sabrı tecrübe eder, ama anlayacağı dilde elbette, oyunca’da.

Bir çocuk oyunla duygularını dışarı vurur, sorunlarını dile getirir, onlara çözüm bulur, taklit eder ama en önemlisi, çocuk oyunla öğrenir. Eşyalara vurarak sertlik-yumuşaklığı öğrenir, onları fırlatarak sağlamlıklarını test eder, ısırıp tatlarına bakar, büyüyüp top ile cam patlatır ve kırılganlığın sınırlarını öğrenir. Çevresindeki kişilerin konuşmalarını ve davranışlarını oyunda taklit ederek rolleri öğrenir, öğrendiklerini pekiştirir. Anne-baba, öğretmen, arkadaş olmayı oyunda tecrübe eder, her rolün anlamının ve sınırlarını oyunda dener.

Çocuğun duyguları, hayatta yaşadığı olaylar da oyununda gözlenebilir. Çocuk üzgünse oyunda bebeği ağlar, kızgınsa ayıcığını cezalandırır, dedesi hasta olmuşsa oyunda ki karakterlerden birisini hastaneye götürür. Çocuğun her şeyini anlattığı ancak sadece bu dilini bilenlerin anlayabildiği bir koca tiyatrodur oyun. Konya Pedagog kliniğimize gelen 3 yaşındaki kız çocuğu oyun odasındaki bebeği aldı popo suna vurarak ' bir daha çişini söylemezsen...' dedi. Sizce nereden öğrendi?

Düşünün ki bir yetişkin derdini anlatamıyor, üzüldüğünde ağlayamıyor, korktuğunda kaçamıyor, ne kadar koşarsa dalağını şişeceğinden haberi yok, birkaç kişi bir araya gelseler vaktini paylaşmayı beceremiyor, hep kendisi en önde olsun istiyor vs. Bu yetişkinlerden çevremizde var değil mi? Anlayabiliyor muyuz şimdi çocuklukta oynanmayan oyunların nelere mal olduğunu? Oyun, çocuk için bir alışkanlık, zaman geçirme aracı değil, bir ihtiyaçtır.

Kısacası, çocuğun dili oyunca’dır ve oyun ona hayatı öğretir. Konya Pedagog kliniği olarak makalemizi Garry Landreth 'in sözüyle bitiriyoruz ' Kuşlar uçar, balıklar yüzer, çocuklar oyun oynar.'

Hızlı İletişim
Numaranızı Bırakın,
Sizi Arayalım
Gizle