Oyun, çocuklar için nefes almak kadar doğaldır. Oyun, çocukların gelişimde sadece merkezi değil, aynı zamanda kritik bir öneme sahiptir. Oyunla birlikte gelen yoğun duyusal ve fiziksel uyarılma, beyinde elektriksel devrelerin oluşumuna yardımcı olur ve nöronlar arası bağların oluşumuyla öğrenmeler gerçekleşir. Çocuğa problemleri çözmekten ve yeni deneyimlerin fikirlerin ve endişelerin üstesinden gelmekten kaynaklanan bir güç ve kontrol duygusu sağlar. Sonuç olarak, güven ve başarı duygusunun inşa edilmesine yardımcı olur. Oyun, çocuğun zeka, beden, kişilik gelişimini ve sosyalleşmesini sağlayan en ideal ortamdır.
Oyun yoluyla çocuk;
Sözel olmayan, sembolik biçimlerde ve eylem yönelimli şekilde yetişkinlerle iletişim kurabilir.
Kendisini tanımayı ve ifade etmeyi
Düşünmeyi ve kendi başına karar vermeyi öğrenir,
Stresli yaşantıları işleyebilmeyi
Sorumluluk almayı, iş birliği içinde paylaşmayı öğrenir, hayal gücünü, becerilerini ve yaratıcılığını geliştirir,
Dikkatini bir noktaya toplamayı ve becerilerini organize etmeyi öğrenir.
Oyun sadece normal çocuk gelişiminin desteklenmesi için gerekli değildir, aynı zamanda pek çok terapötik güce de sahiptir. Bu nedenle oyun, oyun terapistleri ve çocuk klinisyenleri tarafından terapide çocukların duygusal ve davranışsal sorunları ile başa çıkmalarına yardımcı olacak bir araç olarak kullanılır.